Atatürk döneminde kurulan kurum ve kuruluşlar


Türkiye Cumhuriyeti’nin kalkınması ve çağdaş bir yaşam sürebilmesi için Cumhuriyetin ilk yıllarından beri hızla bir çok atılımlar gerçekleştirilmiş, ülke yeni açılan kurum ve kuruluşlar ile hızla büyümeye başlamıştır. Şüphesiz ki Türk toplumunun geleceğinin sağlam temeller üzerine kurulmasındaki en büyük pay Atatürk’e aittir.
Atatürk zamanında kurulan kurum ve kuruluşların adları, tarihleri ve kuruluş amaçları hakkında bilgi.
Anadolu Ajansı: Atatürk tarafından 6 Nisan 1920’de Ankara’da kurulan Anadolu Ajansı’nın o yıllardaki görevi, Milli Mücadele davasını tüm dünyaya ve yurda duyurmak ve yaymaktı.
Ankara Hukuk Fakültesi: Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinin temelleri zamanın Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt’un girişimiyle kurulan ve 5 Kasım 1925’te Kemal Atatürk tarafından törenle açılmış olan ‘Ankara Adliye Hukuk Mektebine’ kadar uzanır. Okulun kurulmasının gerisinde yatan asıl temel düşünce çağdaş Cumhuriyet Hukukunu koruyacak, öğretecek ve geliştirecek iyi eğitimli hukukçulara duyulan acil ihtiyaçtır.
Atatürk Orman Çiftliği: Atatürk’ün yeşile olan büyük tutkusu ve ağaç sevgisi Atatürk Orman Çiftliğinin kurulmasında büyük rol oynadığı gibi, bozkır ortasına kurulmuş bu çiftliğin asıl kuruluş amacı, Başkent Ankara halkının rahatlıkla gezebileceği, nefes alacağı, yaz, kış yeşil kalabilecek bir cennet, bir doğa güzelliği oluşturma arzusu ve özlemidir. Atatürk, çiftlik kurma kararını gerçekleştirmek üzere 1925 yılının ilkbaharında, ülkenin tanınmış tarımcılarını köşke çağırtarak, Ankara civarında modern bir çiftlik kurmak istediğini söyleyerek, bu amaca uygun bir arazi bulunması emrini verir. Gazi Orman Çiftliği adıyla başlatılan proje çalışmaları neticesinde bozkırın tam ortasında yemyeşil bir hayat başlar. 5 Mayıs 1925’te kurduğu Orman Çiftliği’nde, çiftliğin her türlü faaliyetiyle bizzat uğraşan, bütün masraflarını kendisi karşılayan Atatürk, burada Atatürk Köşkü’nü yaptırmıştır. Büyük Önder Atatürk, 11 Mayıs 1937’de çiftliklerini, içerisindeki köşklerle birlikte milletine armağan etmiştir.
Bursa Merinos Halı Fabrikası: 2 Şubat 1938’de Atatürk tarafından törenle açılmıştır. Ekonomik kalkınmayı hızlandıran ilk hamlelerden birisidir. Amacı ülke ekonomisine katkıda bulunmak ve iş sahası oluşturmaktır.
Çocuk Esirgeme Kurumu: Eski adıyla Himaye-i Eftal Cemiyeti olan Çocuk Esirgeme Kurumu Atatürk’ün öncülüğünde kurulmuştur. İlk yıllarındaki kuruluş amacı, savaşta şehit düşen askerlerin çocuklarını esirgeme ve eğitme olsa da, daha sonraki dönemlerde muhtaç çocuklara yiyecek, giyecek ve okul malzemesi yardımı yapmak, kimsesiz çocukların yönetimini üzerine almak, doğumevleri ve çocuk yuvaları, çocuklar için hastane, prevantoryum, sanatoryum, dinlenme kampları kurmak, doğum ve çocuk sağlığı konularında annelere öğüt vermek gibi görevleri üstlenmiştir.
Demiryolları ve Limanlar Genel Müdürlüğü: Demiryollarının yapımı ve işletmesi için kurulan ve Nafıa Vekaleti’ne bağlı olarak çalışan müdürlükler 1927’de birleştirilerek Devlet Demiryolları ve Limanları İdare-i Umumiyesi olarak kuruldu. Daha sonra bu kuruluşun adı 1929’da Devlet Demiryolları ve Limanları Umum Müdürlüğü, 1931’de ise Devlet Demiryolları Umum Müdürlüğü olarak değiştirildi.
Devlet Hava Yolları: İlk ulusal hava yolu şirketimiz olan Devlet Hava Yolları milli müdafaa vekaleti bünyesinde 20 mayıs 1933 yılında kurulmuş, 1935 yılında nafia vekaletine bağlanmıştır. Air France’tan devralınan Yeşilköy tesisleri yanı sıra Ankara’da da bir terminal ve hava alanı yapılmıştır. 1938 yılında 10 adet uçağa sahip olan devlet hava yolları, 1 Haziran 1937’den 31 mayıs 1938 tarihine kadar Ankara-İstanbul arasında 306 gidiş ve geliş seferi düzenlemiş, 9 ayda 743 yolcu taşınmıştır.
Devlet İstatistik Enstitüsü: 1891’de yürürlüğe giren “Bab-ı Ali İstatistik Encümeni Nizamnamesi” uyarınca, Bab-ı Ali’de Merkezi İstatistik Encümeni kurulmuş ve istatistik hizmetleri kanuni bir esasa bağlanmıştır. 1918 yılında çıkarılan yeni bir kanunla istatistik faaliyetleri Sadaret’e bağlı İstatistik Müdüriyeti Umumiyesi bünyesinde toplanmış, konunun uygulaması bir yıl devam ettikten sonra yürürlükten kaldırılmış ve eski sistem Cumhuriyet dönemine kadar devam etmiştir. Cumhuriyetimizin ilk yıllarında, çok önemli sorunlar olmasına rağmen, istatistiki bilgilerin önem taşıması nedeniyle, bu işlevi yerine getirebilmek için bir istatistik örgütünün kurulmasına karar verilmiştir. 1926 yılında Cumhuriyetin ilanından sonra Atatürk’ün direktifleri ile Başbakanlığa bağlı Merkezi İstatistik Dairesi kurulmuştur. 1926 yılında kurulan “Merkezi İstatistik Dairesi” 1930 yılına kadar faaliyetlerini sürdürmüş, 1930 yılında 1554 sayılı yasa ile “İstatistik Umum Müdürlüğü” adını almıştır.
Elektrik İşleri Etüt İdaresi: Türkiye’yi elektriğe kavuşturma planını ve bu plan içinde yer alan kuruluşların ön projelerini hazırlamak üzere düzenlenen kanunla, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı Kamu İktisadi Teşebbüs’ü niteliğinde bir kurum olarak 24 Haziran 1935’te kuruldu.
Etibank: Türkiye’de maden, enerji ve bankacılık alanlarında faaliyet gösteren İktisadi Devlet Teşekkülü olarak 2 Haziran 1935 tarih ve 2805 sayılı kanunla kuruldu. 1963’te Etibank’ın Kuzeybatı ve Batı Anadolu elektrik sistemlerine Balıkesir-Bursa enerji nakil hattı bağlandı. Etibank’ın kuruluş kanununun 10. maddesi bankacılık faaliyetlerini yalnız kendi bünyesindeki müesseseler için öngörüyordu. 1955’te 6590 sayılı kanun bu maddeyi kaldırdı. Önce büro, sonra şube niteliğindeki bir nüve, daha sonra, bir bankacılık dairesi kuruldu. ilk şubeler 1956 yılında Pangaltı (İstanbul) ve İskenderun’da açıldı.
Halkevleri: Halkın eğitimine ve kültürel gelişmesine yardımcı olmak üzere 19 Şubat 1932’de kuruldu. Ankara’da yapılan açılış töreninde Atatürk Halkevleri’nin kuruluş amacını şöyle açıkladı: “Gençlik, gelişen ve yetiştiren bir çalışmanın içinde yaşatılmalıdır. Millet, şuurlu, birbirini anlayan, birbirini seven, ideale bağlı bir halk kitlesi halinde teşkilatlandırılmalıdır. En kuvvetli ders vasıtalarına yetişkin muallim olduklarına malik olmak kafi değildir. Halkı yetiştirmek, halkı bir kitle haline getirmek için ayrıca bir milli halk mesaisinin tanzimini ihmal etmemeliyiz”
Maden Tetkik Arama Enstitüsü (MTA): Amacı, yeraltı zenginliklerini arayıp çıkarmak, bunlardan işletilmekte olanları daha verimli duruma getirmek, bu alanda inceleme ve araştırma yapmak, faaliyet konusuyla ilgili elemanları yetiştirmek olan Maden Tetkik Arama Enstitüsü (MTA) 1935 yılında kuruldu.
Merkez Bankası: 1925’te süresi dolacak Osmanlı Bankası’nın imtiyazı 1935’e değin uzatılmakla birlikte, yeni anlaşmada hükümetin banknot çıkaracak bir merkez bankası kurabilmesi için kapı açık bırakıldı. Türk parasının değerindeki düşüşlere karşı duyarlı olan Cumhuriyet yöneticileri 1926’da bir merkez bankası kurulması hazırlıklarını başlattı. Merkez Bankası’nın yolunu açmak için Türk parasının kıymetini koruma hakkında kanun çıkarıldı. Haziran 1930’da kabul edilen bir yasayla Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Ekim 1931’de 15 Milyon sermaye ile karma bir anonim şirket olarak kuruldu. Ocak 1932’de çalışmaya başladı.
Merkez Hıfzısıha Enstitüsü: Türkiye’de koruyucu hekimliğin gerektirdiği tahlil, kontrol, üretim ve araştırma görevlerini yürütmek üzere, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığına bağlı olarak 27 Haziran 1928 yılında kuruldu. 1267 sayılı kanuna göre “Türkiye Cumhuriyeti Merkez Hıfzısıhha Müessesesi” adıyla çalışmaya başladı.
Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı: Koruyucu ve tedavi edici hekimlik hizmetlerini düzenlemek, sosyal yardım çalışmalarını yürütmek, serbest hekimlik ve eczacılık faaliyetlerini denetlemek amacı ile kurulan Sıhhat ve İctimai Muavenet Vekaleti adı altında 1920 yılında kuruldu. 1945’te gerçekleştirilen Anayasa terimlerinin Türkçeleştirilmesi çalışmalarında adı Sağlık ve Sosyal Bakanlığı olarak değiştirildi.
Sanayi ve Maadin Bankası: Cumhuriyetin, ilk yıllarında benimsenen liberal ekonomi politikası doğrultusunda, 1925-1932 yılları arasında etkinlikte bulunan bir devlet bankası olan Sanayi ve Maadin Bankası’nın kuruluşunu düzenleyen 633 sayılı yasaya göre bankanın görevleri; Sanayi ve madencilik alanlarında etkinlikte bulunan özel girişimcilere kredi açmak ve bankacılık işlemleri yapmak, kendisine devredilen devlet fabrikalarını, özel sektöre devredilinceye değin işletmek, özel sektörle ortaklıklar kurmak.
Sümerbank: Sanayi Bakanlığı’na baglı, İktisadi Devlet Teşekkülü olarak 1933 yılında kuruldu. O dönem verimlilik ve karlılık ilkelerini göz önünde tutarak, imalat sanayii kurdu. İşletmecilik, sınai mamullerini pazarlama, bankacılık işleriyle meşgul oldu.
Türk Dil Kurumu: Atatürk’ün teşviki ve himayesiyle Semih Rifat, Ruşen Eşref (Ünaydin), Celal Sahir (Erozan), Yakup Kadri (Karaosmanoglu) tarafindan “Türk Dili Tetkik Cemiyeti” adıyla 12 Temmuz 1932’de kuruldu. Amacı, Türk dili üzerinde araştırmalar yapmak ve yaptırmak, Türk dilinin güncel sorunlarıyla ilgilenerek çözüm yolları bulmak olan Türk Dil Kurumu’nun kuruluşuyla birlikte, çağdaş Türkçe’de çok hızlı bir arılaştırma akımı da başlamıştır. Bizzat Atatürk’ün öncülük ettiği, Türk dilinin yabancı kökenli sözlerden temizlenmesi akımı 1935 sonbaharına kadar sürmüş; halkın diline girip yerleşmiş kelimelerin dilden atılması işleminden bu tarihte vazgeçilmiştir. Atatürk’ün ölümünden sonra öz Türkçe akımı Türk aydınları arasında sürekli tartışılan bir konu olmuş ve özellikle 1960’tan sonra Türk Dil Kurumu bu akımın öncülüğünü yapmaya devam etmiştir. 1980`den sonra tartışmalar durulmuş, bilimsel çalışmalar hız kazanmıştır.
Türk Kuşu: Atatürk, Türk Kuşu’nun kuruluşunda olduğu gibi çalışmalarında da verdiği emir ve direktiflerle başrolü oynamıştı. Manevi kızı olan Sabiha Gökçen’i de Türk havacılığına kazandıran kişi Atatürk’tür. Türk Kuşu, 1935 yılından beri Atatürk’ün Türk sporundaki en büyük yadigarı olan havacılık sporu yolundaki çalışmalarını sürdürmekte, planörcülük ve havacılığın yanı sıra paraşütçülük alanında da faaliyetlerine devam etmektedir.
Türk Tarih Kurumu: Atatürk’ün direktifleriyle, 16 üye tarafından, 15 Nisan 1931’de “Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti” adı altında kurulan Kurum’un adı 3 Ekim 1935’te Türk Tarih Kurumu’na çevrildi. Atatürk, yaşamının son günlerine dek Kurum’un çalışmalarına kendisi önderlik etmiş, çalışma planını kendisi çizmiştir. Türk ve Türkiye tarihini aydınlatacak araştırmacılara tarihi en doğru şekilde yazmaları gerektiği hususunda tavsiyelerde bulunmuştur. Atatürk’ün kurucusu ve koruyucusu olduğu Türk Tarih Kurumu’nun amacı Türk tarihi ile Türkiye tarihini ve bunlarla ilgili konuları incelemek ve elde edilen sonuçları her türlü yollarla yaymaktır. Kurum bu amaçlarını gerçekleştirmek için anma törenleri, konferanslar, seminerler, kongreler düzenler, kazılar yaptırır, Türk ve Türkiye tarihine ait kitaplar yayınlar.
Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası: Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası’nın temelini 1863’te tarımsal kredileri düzenleme girişimlerine başlayan Niş Valisi Mithat Paşa attı. Mithat Paşa’nın Rusçuk kasabasının Pirot köyünde kurduğu bir tür tarım kredi kooperatifi olan “Memleket Sandığı” uygulaması 1867’den sonra resmi nitelik kazandı ve yaygınlaştı. 1883’ten sonra Aşar vergisine yapılan %10 oranındaki “Menafi Hissesi” zammı sandıklara gelir olarak bağlandı. Böylece “Menafi Sandıkları” adını alan kurum, 1888’de merkezi İstanbul’da bulunan 10 milyon Osmanlı lirası sermayeli Ziraat Bankası’na dönüştürüldü. 1914’te bankanın yapısında ve çalışma ilkelerinde yapılan yeni düzenlemeler 1916’da yasallaştı. 1923’te 316’yı bulan şube sayısı ile, Cumhuriyet dönemine aktarılan en köklü ve yaygın mali kuruluş oldu. Cumhuriyet yönetimi 1924’te bir yasayla bankayı bir devlet kurumu olmaktan çıkarıp 30 milyon lira sermayeli bir anonim şirkete dönüştürdü. Etkinliklerini tarım dışına da taşırarak her türlü bankacılık işleminde bulunma yetkisi tanındı. 1926’da bankanın adına Türkiye sözcüğünü eklendi. 1937’de çıkarılan Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası kanunuyla kendi yasası dışında özel hukuk hükümlerine bağlı, tüzel kişiliği olan bir devlet kuruluşuna dönüştü.
Türkiye Şeker Fabrikaları: Şeker Fabrikaları kurma teşebbüslerinin gerçekleşebilmesi ancak, Büyük Önderimiz Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet döneminin sağladığı geniş imkanlar sayesinde olabilmiştir. İlk şeker fabrikası Osmanlı İmparatorluğu’ndaki teşebbüslerden ayrı olarak Büyük Zaferin kazanılması üzerinden henüz altı ay geçmiş iken Uşak’ta Nuri Şeker’in öncülüğünde başlayan faaliyetler sonucunda 17.12.1926’da açılmıştır. Eşzamanlı olarak başlayan bir girişim ise Alpullu’da daha erken bir tarihte sonuca ulaşmış ve fabrika 26.11.1926’da işletmeye açılarak ilk Türk şekerini üretmiştir.30’lu yılların başına kadar bu iki fabrika ülke gereksinimini kısmen karşılamıştır. Eskişehir ve Turhal Şeker Fabrikaları bu dönemde kurulur. 1950 sonrası açılan fabrikalarla sayı 15’e ulaşır. Bugün 30 Şeker Fabrikası faaliyet göstermektedir.
Uluslararası İzmir Fuarı Müdürlüğü: Atatürk’ün talimatı ile Cumhuriyet’in ilanından 8 ay önce 17 Şubat 1923’te İzmir’de toplanan Birinci Türkiye İktisat Kongresi, İzmir Enternasyonal Fuarı’nın kurulması sürecini başlatmıştır. İlk sergi 4-25 Eylül 1927’de, “9 Eylül Mahalli Sergisi” adı altında Mithatpaşa Sanat Enstitüsü’nde açıldı. İzmir Ticaret Odası’nın teklifi ve İzmir Valisi Kazım Dirik’in kararı ile açılan sergide 71 resmi kuruluş, 195 yerli firma ve 9 ülkenin 72 kuruluşunun ürünleri sergilendi. İkinci 9 Eylül Sergisi, 4-20 Eylül 1928 tarihleri arasında yine aynı binada uluslararası düzeyde gerçekleşti. İzmir Fuarı’nın temeli, bugünkü yerinde 1 Ocak 1936’da törenle atıldı. 1937 İzmir Enternasyonal Fuarı, diğer yıllara göre çok daha büyük bir coşkuyla hazırlandı. Açılışı İktisat Vekili Celal Bayar yaptı. Fuar’ın en büyük özelliği Kültürpark’ın sürekli bir kurumuna dönüşecek olan Paraşüt Kulesi’nin açılışı oldu. 104 yabancı şirketin katıldığı Fuar’da 424 yerli kuruluş temsil edildi.
Türkiye İş Bankası: 26 Ağustos 1924 tarihinde Atatürk tarafından kuruldu. Kuruluşunun ilk yıllarındaki iktisadi şartlara uygun olarak, daha çok kalkınma ve yatırım, bankacılık yönü ağır bastı. Türkiye İş Bankası, ülkenin iktisadi kalkınması ve sanayileşmesinde önemli rol oynadı. Ülkenin iktisadi kalkınması ve sanayileşmesi adına bir çok yatırımlara imza attı. İş Bankası tasarrufu teşvik amacıyla, ikramiye ve kumbara sistemini ilk defa uygulayan, seyahat çeklerini ülkeye ilk getiren banka oldu. Sigortacılık alanında öncülük yaptı.
Ziraat Okulları ve Yüksek Ziraat Enstitüsü: Amacı, zirai alanda çalışmak üzere, teknisyen seviyesinde eleman yetiştirmek, çeşitli bölgelerin zirai yapılarını ve özellikleri hakkında incelemeler yapmak olan, Tarım Bakanlığı Ziraat İşleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı olarak kurulmuş meslek okulları.

0 yorum:

Yorum Gönder